KadincaSayfa.Com

Servisit

Servisit

Servisit, en çok karşılaşılan jinekolojik sorunlardan biridir. Nerdeyse bütün kadınların yarısından daha fazlası hayatının bir döneminde servis hastalığına yakalanabilmektedir. Kadının yaşı kaç olursa olsun, cinsel hayatı olan her kadının servist yakalanma riski vardır.
Kadında kasık ağrısı ve vajinal akıntısı varsa, başka bir hastalığın yanında servist hastalığı da bulunabilmektedir. Servist hastalığının belirtileri birçok hastalığın belirtileri ile aynı görüldüğü için, genelde servist teşhisi zor olmaktadır. Servist, genelde başka bir jinekolojik rahatsızlığın teşhisi için uğraşılırken tespit edilir.
Servist, genel olarak tabir edilişi ile servist rahim ağzı dokusunda meydana gelen iltihaptır. Servist hastalığı büyük ihtimalle bir enfeksiyona bağlı olarak meydana gelebildiği gibi kimi zaman da bir travma yaşanması ile veya irritasyon sonucu meydana gelebilmektedir.
Servisit belirtileri
Servist hastalığının ilk belirtisi, kadının adet dönemi bittikten sonra meydana gelen yoğun vajinal akıntılardır. Bu belirtinin ardından normal olmayan vajinal kanamalar, vajinal kaşıntılar, vajinada yanma hissi, cinsel ilişki sırasında ağrı ve acı duyma, idrarını yaparken yanma hissi duyma ve sık sık yaşanan bel ağrılarıdır. Servist hastalığı henüz başlangıç aşamasında ise, tam olarak bir belirti vermese de kötü kokulu, iltihaplı vajinal akıntı meydana gelir.
Servis hastalığı tedavi edilmezse, mukuz yapısı zamanla bozulur ve kısırlık riski ortaya çıkabilir. Aynı zamanda gebe kadınlarda servist hastalığı baş göstermişse gebelikte düşük, gebelikte erken doğum gibi ciddi sağlık problemlerine sebep olabilir. Doğum gerçekleştiğinde ise tedavi edilmemiş servist hastalığı sebebi ile bebeğin akciğerlerinde ve gözlerinde enfeksiyonlar görülebilir.

servisit
Servisit teşhisi nasıl olur?
Servist hastalığı, jinekolojik muayenede tespit edilebilir. Servist jinekolojik muayene sırasında vajinada yara biçiminde görülebilmektedir. Servist tanısında yapılan diğer tetkikler ise:
Biopsi: Lokal anestezi ile rahim ağzından biyopsi parçası alınabilir.
Kolposkopi: Kadının rahim ağzı ışık tutularak büyütece benzeyen bir alet ile incelenir. Servisten şüphelenilen yere bazı kimyasal maddeler sürlür ve silinir ardından boyanır. Kılcal damarlar incelenir ve damarlardaki değişiklikler servist ile kötü huytlu hastalıkların ayrımına varmak için son derece önemlidir.
Smear: Servikal enfeksiyonu ile erken dönemdeki serviks kanserinin tespitinde kullanılır. Smear testi her kadının senede 1 defa yaptırması gereken oldukça kolay bir testtir.
Servisit tedavisi nasıl yapılır?
Servist hastalığının tedavisinde, şayet servist hastalığı uzamış duruda ise hastalığın altında yatan etkenler, antibiyotik ve diğer tedavi yöntemleri kullanılmasına rağmen hastalıkta gerileme yoksa bazı ufak cerrahi girişimler yapılabilir. Bu cerrahi tedavi yöntemlerinden en çok kullanılanlar koterizasyon ve krioterapidir. Koterizasyon tedavi şekline halk arasında yakma işlemi denir. Bu yöntem ile ısı yardımı ile servist tahrip edilmektedir. Krioterapi tedavi yöntemi ise sıvı karbondioksit ya da azot yardımı ile anormal olan dokuların dondurulması işlemidir. Bu tedavi şekline de halk arasında yara dondurma tedavisi denilmektedir. Bunların dışında lazer tedavisi de servist tedavisinde kullanılan diğer bir yöntemdir.
Koter: Kronik servisit tedavisinde kullanılan en eski tedavi yöntemlerindendir. Diğer yöntemler arasında en son tercih edilen yöntemlerdendir. Tedavi uygulanırken hafif ağrı çekilebilir. Tedavi sonrasında nedbe dokusu sebebiyle rahim ağzı kanalında tıkanmalar meydana gelebilir.
Kriyoterapi: Koter tedavisine göre başka avantajları vardır. Örneğin daha az ağrılıdır ve daha kontrollü bir doku tahribine imkan tanımaktadır. Bunun yanında daha az nedbe dokusu meydana gelmesini sağlar. Bu sebeple servikal kanalda daralmaya olmasına yol açmamaktadır. Bu tedavi şekli tabancaya benzeyen bir aletle uygulanmaktadır. Tabancanın ucunu değdiği noktalar donmaya başlar. Tedavi aşamasında herhangi bir anestezi uygulanmaz ve sadece 10 dakika süren, oldukça basit bir tedavi şeklidir.
Hangi tedavi yöntemi uygulanırsa uygulansın, tedavi sonrasındaki 2 hafta boyunca yoğun bir vajinal akıntı yaşanır. Ara ara leke halinde kanamalar görülebilir. Bu süre içinde cinsel ilişkiye girilmemelidir. Tam anlamıyla iyileşme 6 ila 8 hafta arasında tamamlanabilir.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.